ALİNA BOZ’DAN İTİRAFLAR
“Paramparça”da canlandırdığı Hazal rolüyle adını duyuran Alina Boz, tatil gününde soluğu Büyükada’da aldı, InStyle dergisi için modellik yaptı. Sezonun trendi folklorik temalı kıyafetlerle objektif karşısına geçen genç oyuncu, çekim sonrası kahvesini yudumlarken soruları yanıtlayıp kendini anlattı.
Yaşı küçük ama aklı, kalbi kocaman bir insan Alina Boz… Çocuk yaşta reklam filmlerinde rol alarak başladığı kariyerinin ona çalışma disiplini sağladığını beraber geçirdiğiniz uzun bir günün sonunda rahatlıkla anlayabiliyorsunuz.
HAZAL’LA TEK ORTAK NOKTAMIZ REALİST OLMAMIZ
Rusya’da yaşarken dedesinin onu bir tiyatro oyununa götürmesiyle düşmüş içine oyuncu olma isteği… Sahne arkasına gitmişler birlikte, en çok da orada neler olduğunu merak etmiş. İki senedir çok izlenen ve konuşulan dizilerden “Paramparça”da kendini gösteriyor. Gerçekte olduğundan çok farklı bir kızı, Hazal’ı canlandırıyor.
“Hazal’la ortak bir noktada buluşmamız çok zor, hatta imkansız. Birbirimize benzediğimiz tek şey realist kişiler olmamız belki de” diyor gülerek.
SOSYAL MEDYADAKİ KÖTÜ YORUMLARA ALIŞAMADIM
Dergi yayınlandığında hayatında bir dönüm noktası sayılabilecek 18 yaşına basıyor olacak, belki de zaten yarı yetişkin bir hayat yaşadığından bunun kendisini çok da heyecanlandırmadığı anlaşılıyor:“Sevdiğim insanlarla beraber olayım yeter. Denizi çok seviyorum, belki deniz kenarında bir kutlama olabilir ya da tekneyle falan açılabiliriz” diyor.
Instagram’daki yüzbinlerce takipçisiyle nasıl başa çıktığını merak ediyoruz… Bizler için tek bir kötü yorumla bile başa çıkmak zorken, onun fotoğraflarının altında iyisiyle kötüsüyle kıyametler kopuyor çünkü.
Kısa bir an duraksamadan sonra anlatmaya başlıyor: “Alışamadım aslında hâlâ tam anlamıyla. Önceden gelen her yorumu okuyordum, şu an çok okumuyorum, ama hayranlarımın koyduğu fotoğrafları beğeniyorum, onlara göz atıyorum. Tabii ki bazen moral bozucu da olabiliyor, ama ben eleştiriye açık ve alışkın bir insanım. Rusya’dan Türkiye’ye ilk geldiğim zaman Türkçe bilmiyordum, okuldaki arkadaşlarımla zar zor anlaşabiliyordum, o yüzden de zaten hep bir eleştiri durumu vardı hayatımda. Sadece din ve ırkla ilgili yorumlar bazen kırıcı ve üzücü olabiliyor, onun dışında çok da kafama takmamaya çalışıyorum.”