ADRİANA LİMA- METİN HARA AŞKI REKLAM MI?
Gazetelerin köşe yazarları yılın aşkı için bakın ne yorum yaptılar?
Yoksa bu aşk reklam mı? / Cengiz Semercioğlu-Kelebek
Attıkları her adımı, yaptıkları her işi hesapladıkları için proje çocuklar diyorum ya Metin Hara gibilere ben…
Bu proje çocukların yaptıkları her işe de şüpheyle yaklaşıyorum diyorum.
Adriana Lima aşkına bile…
Türkiye çapında ‘guru’ olarak yerini sarsılmaz bir şekilde sağlamlaştırmak, hatta bunu dünya çapına taşımak için (sonuçta Yol kitabı İngilizceye de çevrilmiş) böyle bir PR çalışması neden olmasın…
Türkiye’de verdiği seminerleri, yaptığı konuşmaları bu aşktan sonra yurtdışına taşıması çok kolay olmaz mı?
Adriana Lima sosyal medya hesabından kitabını paylaşıyor Hara’nın…
Birden öğreniyoruz ki Metin Hara’nın kitabı meğer İngilizceye çevrilmiş bile.
Bu seminerleri, konuşmaları yurtdışına taşıyacak, markasını dünya çapında büyütecek bir eğitime ve İngilizceye sahip sonuçta Metin Hara…
Nusret’in tuzlama hareketini dünya çapında fenomen yapmak, Narcos dizisinde rol almak için milyonlarca lira harcadığı söyleniyordu…
Adriana Lima’ya milyonlarca lira ödemeye de gerek yok…
Dünyanın tüm zenginleri peşinde koşarken Adriana Lima neden aşık olsun bizim Metin Hara’ya…
Olmuş da olabilir…
Ama benim de bu aşktan şüphe etme hakkım da var.
Çünkü enerjimle dünyaları çevirdim, bardakları devirdim
diyen birinin söylediklerine nasıl şüpheyle yaklaşıyorsam, aşkına da katıksız inanmamı beklemesin kimse benden…
***
Adriana Lima ve Metin Hara mevzusu üzerine / Esin Övet-HT Magazin
Önceki gün tüm gazetelerde duyurulan Adriana Lima-Metin Hara aşkı, HT Magazin’de ‘Özel Haber’ logosuyla, üstelik benim imzamla neden çıkmış olabilir? Anlatayım, merakları gidereyim.
Magazinden bihaber olan hatta birçok ünlüyü tanımayan ve bu konuda “Ne olur gördüğün insanları çeker misin ya da bana haber verir misin? Bir sürü insan görüyorsun gittiğin yerlerde” diye baskı yaptığım çok eski bir arkadaşım, önceki gün İstanbul Atatürk Havaalanı CIP’te Adriana Lima ve Metin Hara’yı görüyor. Klasik bir Türk erkeği olarak Adriana Lima’yı tanıyor tabii. Bana ilk mesajı şöyle: “Adriana Lima’yla bir çocuk, kimse tanımıyorum, bildiğin aşk yaşıyor Esin. Nasıl öpüşüyorlar, tüm CIP’in dikkatini çekti. Ama normal öpüşme değil.”
‘ÇOCUK, SÜREKLİ KIZI ZORLA ÖPÜYOR’
Ben “Çocuğu görmem için fotoğraf lazım. Yollar mısın?” diye zorluyorum. Zar zor bir fotoğraf çekiyor ve yolluyor. (Sizin önceki gün gazetede gördüğünüz fotoğraf.) Ben fotoğrafa bakıyorum ve muhabir ruhum kabarıyor, hemen baskıya başlıyorum. “Rica ediyorum, bir kere de kırma beni, kaç senedir çekmedin bir fotoğraf. Öpüşürken fotoğraf çeker misin?” diyorum. O da bana haliyle “Ya kızım yanımdalar, nasıl çekeyim? Hayatta çekmem” diyor. Haklı gazeteci değil, paparazzi değil. Tek günahı beni tanımak ve iyi bir dostluğumuzun olması.
Ben “Peki anlat, nasıllardı?” diyorum. O da bana “Yav öyle böyle değil Esin. Yani bildiğin sevişti, 1 dakika durmadı çocuk. Sürekli kızı zorla öpüyor. Adriana bence çok mutlu değildi o durumdan” diye gördüğünü, hissettiğini mesaj attı. O an, onların yanı başından geliyor bu mesajlar. O an, doğal ortamda, magazinle hiç alakası olmayan bir kişi aktarıyor.
GAZETECİLİK REFLEKSİYLE HAREKET ETTİK
Bu konuşma saat 16.00’da oluyor. Adriana Lima ve Metin Hara saat 16.45’te Bodrum uçağına biniyor. Aslında olayda bir kurgu, bir oyun varmış. Biz bu oyunun içinde davetsiz misafir olarak yer almışız arkadaşımla, haberimiz yok.
Ben de gazetecilik aşkı ve heyecanıyla hareket ediyorum. Ve bizim ekin baskıya gitme saatinde, hızla günlük gazete heyecanı ve refleksle magazin müdürü Bülent İpek’i arıyorum. Bülent de yıllardır o heyecanı elinden bırakmadı, o heyecanla HT Magazin sayfayı bozuyor, baskıyı durduruyor ve sizin gördüğünüz haberi eke yetiştiriyor.
“Tamam, Bodrum’da uçaktan inince yakalanabilirler. Ama sonuç olarak o çok geç bir saat olacak. Ve ekler önce basılır. Bizim gazetecilik hızımıza göre gayet iyi bir saat” diye düşünüyoruz. Ama tabii gizli birinin video çekip saat 20.00’de sosyal medyada yayınlayacak şekilde plan yaptığından habersiz bir şekildeyiz.
İLK HİSSETTİĞİM DUYGU: KESİNLİKLE KURGU
Biz haberi gazeteye yetiştirmenin mutluluğunu yaşarken, saat 20.00’de Twitter’da bir video dönmeye başlıyor. İzliyorum. İlk hissettiğim duygu “Kesinlikle kurgu” oluyor. Neden mi?
1- Uzun zaman paparazzilik yaptım. Açıları çok iyi bilirim.
2- Kim kimi zorla öpüyor, kim kiminle haber olmak istiyor çok iyi bilirim.
3- Kurgu haberi çok iyi anlarım. Çünkü 1990’larda çok kurgu haber yaptık. Çoğu da çok ünlü isimlerdi. Tabii onların talepleriydi. Ama hem aşk yaşadığı kişilerin hem de kendilerinin kabulüydü. Bu olayda Adriana Lima’nın haberi var mı, işte orada şüpheliyim. Haberi çok iyi, net okurum.
4- Bir insan ünlü olmak istediği zaman nelerden, ne aşamalardan geçer çok iyi biliyorum.
5- Magazin şifrelerini iyi çözerim.
Adriana’ya üzüldüm
Nedendir bilinmez videoyu izlerken, Adriana Lima, ünlü olmaya çalışan Metin Hara’yla öpüşürken dünyadan bihaber gibi geldi bana. Oysa ki dünyaca ünlü bir yıldız bizim ülkemizden birini tercih etmiş, sevinmem lazım ama sevinemedim. Çünkü olayda samimiyet ve gerçeklik hissetmedim. Adriana Lima eğer bu kurgunun içinde değilse ve haberi yoksa gerçekten tam bir yabancı saflığıyla olayın içine düşmüş.
Kısacası bende bıraktığı hissiyat tamamen budur. Kimseyi suçlamıyorum ama yıllardır bu işi yapan biri olarak okuduğum şeyi ifade ediyorum. Yani birçok kadın gibi “Ne var bu Metin Hara’da?” durumuna düşemedim. O video yayınlanmasaydı belki düşüncelerim daha başka olurdu. O videonun çekim açısı, zorla bir adamın bir kadını öpme yarışı, tam planlanan saatte videonun servis edilmesi… Bunlar hiç normal şeyler değil.
***
Lima ve Hara’nın ilişki ‘Yol’u / Onur Baştürk-Kelebek
Herkesin dilinde o sürpriz çift var: Adriana Lima ve Metin Hara.
Malum, olaylar yıldırım düşer gibi fazla hızlı gelişti.
Çift önce Atatürk Havalimanı CIP Salonu’nda öpüşürken görüntülendi.
Bu görüntüler jet hızıyla WhatsApp gruplarına, oradan da çat çat internete düştü.
Lima ve Hara Bodrum’a iner inmez bu kez medya tarafından “resmi” olarak el ele pozlandı.
Bu pozlanmanın ardından Metin Hara’nın gayet ayrıntılı basın açıklaması geliverdi: “Adriana ile haziran ayında İstanbul’da tanıştık.
Keyifli bir sohbetin devamında kitabımı hediye ettim.
Bu dönemde hep iletişimde kaldık ve birbirimize karşı bir şeyler hissettiğimizin farkına vardık.
İkimiz de henüz birbirimizi tanıma aşamasındayız.
Değerli basınımızın konu ile ilgili merakına sonsuz saygı göstermekle beraber aynı saygıyı karşılıklı olarak yolculuğumuzun bu başlangıç sürecinde de görmeyi arzu ediyoruz.”
Doğrusu, önceden hazırlanmış ve cepte tutuluyormuş hissi veren bu basın açıklamasını okuyunca şaşırdım.
Medya ilgiyi çok abartmış, ilişkiyi didik didik etmiş, çifti ilgiden boğmuş gibi böyle bir açıklamanın gereği var mıydı?
Daha birinci dakikada bu tarz bir açıklama bana pek samimi gelmedi.
Aşk yaşarken insan medyaya açıklama yapacağım diye uğraşır mı?
Bir de komplo teorileri var tabii.
Aslında bu ilişkinin “proje” olduğunu, Hara’nın “Yol” adlı kitabının İngilizce versiyonunun tanıtımı için böyle bir ilişki yaratıldığını da konuşuyor herkes.
Bu da fazla abartılı bir komplo teorisi olabilir ama ne yazık ki Hara’nın aceleyle dağıtılmış açıklaması ve görüntülerin bir anda servis edilmesi bu hissiyatı coşturuyor bünyelerde.
Bakalım önümüzdeki günlerde neler olacak?
Lima ve Hara çıktıkları bu yolda neler yaşayacak?
Bekleyip göreceğiz…
***
Şaşırtan ilişkiyi öğrenince biz / Ayşe Özyılmazel-Günaydın
Ayıptır söylemesi; Bodrum’da evdeyiz, Gümüşlük’e nazır mangalı yakmışız. Ki bu bir yaz-tatil-Türk klasiğidir, adettendir ve gereken budur. Belli ki arkadaşlarıma şov yapasım tutmuş, yılda iki-üç kere yaptığım (kıymeti olsun, istek toplasın, ünü dalga dalga yayılsın diye) domatesli pilavımı da ortaya patlatmışım.
Bodrum’un durumundan, turist azlığından, evlerinden çıkmayan yerli tatilcilerden bahsediyoruz. Aralarda sık sık arkadaşlarım domatesli pilavımı övüyorlar falan. Fonda Deniz Tekin’ler, Birsen Tezer’ler, Sezen’ler çalıyor. Mutluyuz yani…
LAYIK BULMADIK!
Derken; dünyanın en ünlü modellerinden, rüya kadın, Victoria’s Secret mankeni Adriana Lima ile kişisel gelişimci/girişimci Metin Hara’nın aşkı masamıza bomba gibi düşüverdi.
El ele Bodrum’a gelmişler. Havaalanında öpüşürken çekilen videoları sosyal medyaya gülle gibi düşmüş. Yoook canımmmm!
Önce şaka zannettik, niyeyse…
Şundan tabii; koskoca Adriana Lima, kala kala Metin Hara’ya mı kalacak? Madem bir Türk’e yar olacaktı, bu neden Metin Hara?
İşte en modern, en insani, en vicdan sahibimizin bile ilk aklından geçenler bunlardı. Neden Metin Hara? Bak sen!
Terazi elimizde yine birilerini birilerine layık bulmuyoruz yani.
Bu arada benim pilavın reytingleri düştü, sosyal medya coştu tabii. Bir fotoğraf karesiyle cümlemiz dağıldık ve şu cümleleri kurmaya başladık:
Yarın sabah ilk iş Metin Hara okumaya başlıyorum. Adamın kesin bir bildiği var.
Reklamdır o, reklaaaam… (Adriana Lima’nın bu reklamda ne işi varsa, Coca Cola kampanyası mı bu?)
Tüh yaa nasıl kaçırdık! (Adriana onu bekliyormuş gibi)
Hemen internete girip Mevlana sözleri, kişisel gelişim yazıları, ne varsa okuyup kitap yazacağım abi.
Biz Metin’le çocukken bir müzikalde oynamıştık, olaya bak sen.
İçim umut doldu valla; demek ki bu dünyada her şey mümkün.
Yahu kitabı ben de okudum; ‘Ruh parçam’ deyip duruyordu okurlarına, ruh parçası Adriana’ymış meğer.
Okuduğumu mu anlamadım ben!
Bu haber beyaz yakalıyı vurur dostlar. Herkes işi gücü bırakır, kişisel gelişime abanır.
Şu andan itibaren pozitif düşünmeye başlıyorum, hedefim Charlize Theron. Tutmayın beni!
Metin Hara bile Adriana’ya kavuştu, ben niye Ebru’ma kavuşamıyorum yaaa?
Rabbim cümlemize Metin Hara şansı versin.
Uzun lafın kısası; aşka inanan, aşkı savunan biri olarak çiftimize mutluluklar diliyorum. Magazinin yeni gündemi belli olmuştur; Nusret’i, Şeyma’sı, Arda’sı, Aslıhan’ı gözden düşmüştür.
***
Sen acımazsınsın hayat! / Nazlı Mengi-Cadde
Bu başlık en yakın iki arkadaşımdan biri olan Caner’in özel ricasıdır dostlar! Ünlü yazarımız Metin Hara’yla dünyanın en güzel kadınlarından biri olarak kabul edilen Adriana Lima’nın aşkı öpüştükleri görüntülerle belgelenip ortalık ayağa kalktığında; Lima’yı pek beğenen bizim Caner konuşmasına böyle başladı: “Sen acımasızsın hayat, bu cümleyi benim için başlık yapar mısın lütfen?!”
Hara’nın Adriana’yı Bodrum’a götürmesine de ayrı takmış kafayı! “Al kızı bir Saint Tropez’ye, bir Maldivler’e götür, bir de ayağına getirtmiş Bodrum’a!” diyor. “Asabım bozuk, ağlamak istiyorum. Hay böyle hayatın adaletini seveyim” diye sürüp gitti bizimkinin isyanı! “Adriana’yla öpüşmek ne demek ya? Nasıl olabilir?” derken sinirden gülüyordu en son! Ben de Caner’i dinlerken çok güldüm, yazarken hâlâ gülüyorum! Demek ki Türk erkeklerinde böyle bir etki yarattı Metin Hara- Adriana Lima aşkı.
Ha kıskançlık had safhada ama bir yandan da milyonlarca erkeğin hayallerini süsleyen bir kadının Hara’yla aşk yaşaması Türk erkeklerinin kadınları etkilemedeki başarısını gösteriyormuş, bu açıdan baktığımızda genç yazara sempati de duyuyor Caner!
Erkeklerde yazar olma sevdası başlayacak!
Onlar şu an Bodrum’da aşklarını yaşaya dursun bizlere de magazin gündeminin bir numaralı bombasının gıybetini yapmak düştü işte… Lima basketbolcu kocası tarafından aldatıldıktan sonra ihanetten bahsederken; “Adriana Lima’nın bile aldatıldığı dünyada…” diye başlayan cümleleri az kurmadık! Adeta bir kalıp haline geldi! Yazdıklarıyla yüz binlerce kişinin hayatını değiştiren Metin Hara, kalbi geçmişten kırık olan Adriana’nın ruhuna da iyi gelmiş olmalı. Atatürk Havalimanı’nda çekilen kısacık öpüşme görüntülerinde bile şefkatle top modelin saçlarını okşuyordu. Bu ayrıntıyı erkekler görmez tabii! Zaten Caner’e sorarsanız kesin hipnozla kadını kendine aşık etti!
Bu dakikadan sonra Türk erkeklerinde Kitap yazma sevdası olsun, enerji ve kişisel gelişim konularında uzmanlaşmak olsun; kitlesel olarak bu gibi yönelimler başlarsa hiç şaşırmam! Bu yazın en büyük aşk bombasında bakalım neler olacak? Merakla takipteyiz!