HomeUncategorizedBODRUM’DA NELER OLMASI GEREKİYOR?

BODRUM’DA NELER OLMASI GEREKİYOR?

BODRUM’DA NELER OLMASI GEREKİYOR?

BODRUM’UN en güzel zamanı ne zaman derseniz, mayıs ve eylül derim. Çünkü biri sezon başlangıcı diğeri sezon sonu. Her iki ayda da hem hava durumu hem de insan sayısının azlığı sebebiyle tatil ayrı bir keyifli geçer. Mayıs ayında sık sık gittiğim Bodrum’daki izlenimlerimi hemen aktarayım. Aslında Bodrum’da çok mekân var ama iş yapan birkaç yer var. Önce genel bir bakış ve analiz yapalım, ne dersiniz? 

BODRUM TAM BİR CENNET 

Bodrum’a gidince insanın psikolojisi değişiyor. Beni bir sakinlik alıyor. Sinirlerim, hırslarım, egolarım her şey bitiyor. Çocuk gibi oluyorum. Her ne kadar Bodrum büyüse de o kalabalığı ancak yazın ortasında hissediyorsunuz. Onun dışında normal yaşayan bir ilçe diyebilirim. Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da çok çalışkan ve çok akıllı bir belediye başkanı. Bana göre yeni dönemde Muğla’ya aday olarak gösterilir. Çünkü Bodrum’a o kadar güzel şeyler yaptı ki hak ettiğini düşünüyorum. Arada şikâyet eden oluyor ama boşuna mızmızlanmayın. Bir avuç nüfusa sahip ilçeye, yazın bir milyon insan geliyor ve bu insanlar sabah, öğlen akşam tüketiyor. Yiyor, içiyor, geziyor… Adam ne yapsın? Kapasite belli, yol belli, bütçe belli. Şimdi belde belediyeler ilçe belediyelerine bağlanınca işler çok zorlaştı. Bodrum’da yaşayan, iş yapan insanlar en çok buna seviniyor. Bodrum’da çok sayıda belde belediyesinde sorun vardı. Biri iskele yıkar, biri müziği kapattırır, biri çöp almaz, biri mekânı var diye diğerini kapattırır. Neyse ki artık tekelden yönetildiği için bu sorunlar ortadan kalktı. Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un yükü beş katına çıksa da çalışmaktan gocunmayan ve yorulmayan bir adam. Yaz geliyor, yine inşallah yoğun bir sezon olur. Artık olaylar olmasın. Huzur istiyoruz. Barış gelsin, hepimiz kardeşiz. Bırakın bu kin ve öfkeyi. Olan ekonomiye, ekmeğimize olmasın. Özellikle Bodrum, Antalya, Marmaris ve Kuşadası gibi yerlerde olay oldu mu hayat duruyor. Bunun kimseye faydası yok. Her kim yapıyorsa inanın Türk toplumu onları bir ömür affetmeyecektir. 

YURTDIŞINI ÖRNEK ALMAK LAZIM 

Şimdiden söylemek istiyorum. Sayın İçişleri Bakanı’mız Efkan âlâ, tatil beldelerinde her gece yol çeviren trafik polisleri tatili zehir ediyor. Dünyanın hiçbir turizm merkezinde bu tür şeyler olmuyor. Gidin Mikonos’a, İbiza’ya, insanlar rahat rahat eğleniyor. Kimse kimseye karışmıyor. Bodrum, Çeşme, Marmaris’te insanlar stres atmak istiyor. İçen var, içmeyen var. Tabii ki kontrol yapılsın ama milleti canından bezdirecek kadar değil. Geçen sene bir yerde jandarma çeviriyordu, bir yerde trafik polisi. Ben iki kilometre ara ile çevrildim. Bir kuyruk bir kuyruk. Yapılmasın demiyoruz ama bazen sınırlamalar gerekiyor. Allah korusun turizmde biraz daha sarsıntı olursa binlerce kişi bir gecede işsiz kalır. Bodrum’da her mekânda 50-60 kişi çalışıyor. 500 mekân olduğunu varsayarsak, bu binlerce kişi yapıyor. Buraya müşteri gelmesi gerekiyor ki bu işyerleri dolsun, yoksa hepsi tek tek kapanacak. Herkes dağ taş olan Mikonos’a gidip anlata anlata bitiremiyor. Oysaki inanın on tane Mikonos bir Bodrum etmez. Bu kadar baskı yapılırsa o zaman insanlar yurtdışına gidiyor.