HomeMagazin‘DÜNYANIN EN GÜZEL KARESİYDİ…ONU BİZDEN ALDILAR!’

‘DÜNYANIN EN GÜZEL KARESİYDİ…ONU BİZDEN ALDILAR!’

‘DÜNYANIN EN GÜZEL KARESİYDİ…ONU BİZDEN ALDILAR!’

Tanem Sivar, 2015 yılında hayatını birleştirdiği Edhem Dirvana ile Bozburun’da yaşadıkları evde sabah uyandıklarında büyük şok yaşadı.

Çiftin, uzun süredir baktıkları iki köpeği kim olduğunu bildikleri bir kişi tarafından katledildi.

Tanem Sivar yaşanan korkunç olayı sosyal medya hesabından duyurarak hayvan severlerden, hayvan haklarının gerçekten korunduğu bir yasa teklifinin kabul edilmesi için hep birlikte çalışma çağrısı yaptı.

Tanem Sirvar, yaşanan korkunç olayı böyle anlattı:

“Hiç bir zaman kişisel sıkıntılarımı, üzüntülerimi buradan sizlerle paylaşmadım ama salı sabahına tarifsiz bir acı ile uyandık. Biliyoruz ki; bize yaşatılan bu acının benzeri ülkemizin her köşesinde sıkça yaşatılıyor ve maalesef ki her geçen gün gerekli cezalarla hak yerini bulmadıkça bu acılar normalleştirilmeye çalışılıyor… Canımızı derinden acıtanın katilin ve onun gibilerin hak ettiği cezaları bulması amacıyla sizinle üzüntümüzü paylaşmaya karar verdik. Canımız gerçekten çok yanıyor içimiz acıyor… Hikayenin başına dönecek olursak; ben Edhem’den önce o zaman minicik bir yavru olan ve kucağından hiç indirmediği Django’ ya aşık olmuştum. Eşim Edhem ile Django’ nun tarifi imkânsız bir bağı vardı, ona sonsuz sevgi verdi, gözünden sakindi. Django adeta onun ilk oğluydu. Dört yıldır evimizin neşesi, canımızın içi, her çocuğun sevgilisi, her tanıyanın aşık olduğu ve hayattan tek beklentisi sevgi olan özel bir ruhtu Django. Tüm hamileliğim boyunca beni bir saniye yalnız bırakmadı, her gün benimle yüzdü, yürüdü, uyudu. Django koruyucu melekti. Zaten dünyaya sadece sevgi vermeye çalışan bir melek olarak doğmuştu. Oğlumuz Süleyman doğduğundan beri 2,5 aydır her gün istisnasız kapısında yattı. Ya Pamuk…. Canım Pamuk. Ailemizin ağır başlı, sakin, yorgun Pamuk’u … Rahmetli kayınpederim Süleyman Bey’in bize yadigârı, yaş almış ama mağrur Pamuk…Salı sabahı ikisi de kimin yaptığını bildiğimiz vahşi bir katliama uğradı. Bu insan diyemeyeceğim yaratığın bize, Djanyo’ya, Pamuk’a bunu yapmaya ne hakki vardı? Ama sadece “o” katilin değil sokaklarda ve aramızda yasayan sayısız katilin yaptıklarının artık bir cezası olmalı. Türkiye’nin en güzel noktalarından birinde doğanın içinde yaşayan bir insanın içinde bile bu canilik nasıl olur? Yaptığı katliamın karşılığının komik bir para cezası olduğunu bilmek elbette ona ve onun gibilere bu cesaret veriyor. Aile olarak biz hayatımızı hep hayvanlarla güzelleştirdik . Her zaman her yerde hayvan hakları için savunucu olduk ve bugün son nefesimize kadar bu adam başta olmak üzere tüm hayvan dostlarımızın hakkı için mücadele edeceğimize söz veriyoruz.Artik yeter !!! Benim için bu dünyanın en güzel karesi ve korkunç bir adam bizden bunu aldı. Alabildi! Artık yeter! Bu insanın benim oğlumla büyüyeceğini hayal ettiğim Django’umuzu ve Pamuk’umuzu elimizden almaya, onları vahşice katletmeye ne hakki var! Ve maalesef en acıklısı; nasıl bunun hak ettiği ölçüde bir cezası olmaz. Dilerim ki, Django ve Pamuk’un kaybı hayvan dostlarımızın haklarının gerçekten korunduğu bir yasanın yürürlüğe girmesine vesile olur. Biz bunun için elimizden geleni yapacağız ama bunun için siz hayvan dostlarının da yardımına ihtiyacımız olacak. Son günlerde sıkça tartışılan ancak henüz bir sonuca varılamamış olan hayvan haklarının gerçekten korunduğu bir Yasa Teklifinin kabul edilmesi için hep birlikte çalışmalıyız. Umuyorum ve haykırıyorum ki hayvan sahiplerinin sorumluluğunu en ince detayına kadar Medeni Kanunda belirten bu ülke artık bu konuda da bir adım atarak bu kocaman ailenin yalnız olmadığını bize göstersin! Kuşkusuz ki, Django ve Pamuk geri gelmeyecek tıpkı sayısız masum dostumuz gibi ama en azından artık hayvanlara yapılanların bir cinayet, yapanlarında cani ve katil olduğu kabul edilir.”