HomeUncategorizedSESS VE GİZLİ KALSIN’DA SON DURUM

SESS VE GİZLİ KALSIN’DA SON DURUM

SESS VE GİZLİ KALSIN’DA SON DURUM

GECE hayatında Türkçe müzik trendini başlatan Sess tam gaz yoluna devam ediyor. Nişantaşı’nın en güzel yerinde hizmet veren Sess, sessiz sedasız en çok iş yapan mekânların başında geliyor. Sağda solda çok sayıda mekân açılsa da Sess’in yanından geçmeleri mümkün olmuyor. Çünkü bu trendin öncülerinden ve müşterileri bunun farkında. Çok kaliteli bir kitlesi var. İşadamı, oyuncusu, modacısı, futbolcusu hepsi burada. Ben de gece dışarı çıktığımda iki yere gidiyorum: Sess ya da Gizli Kalsın. Diğer mekânların çoğu pavyon gibi. Hepsi inanılmaz bir rekabet halinde, hepsi bel altı vuruyor. Aslında sektöre zarar veriyorlar ama farkında değiller. İş yapmak, müşteri kapmak için yapmadıkları şey kalmıyor. Ucuz müşteri öyle mekânda kendini bir şey zannediyor. Gitsin Gizli Kalsın’da veya Sess’te aynı şeyleri yap da göreyim. Bu tarz müşteriler her iki mekânın kapısından bile geçemez. Ama iş yapmayan mekânlar için bu kitle bulunmaz nimet oluyor. Her yerde bir canlı müzik furyasıdır gidiyor. İnanın para kazanan yok. Zaten seneye çoğu mekân olmayacak, demedi demeyin. Şimdi havalarda olanlara, yaz geldiğinde neler olacak hep birlikte göreceğiz. Geçtiğimiz günlerde Sess’e uğradım. Tıklım tıklımdı. Mekânın başarısı tabii ki Nedim Binler, Yüksel Yılan ve ekibine bağlı. Hepsi pırlanta gibi çocuklar. Hepsi ciddiyetle işinin başında. Öyle soytarılıkları falan yok. O yüzden çok da seviliyorlar. Adam gibi adamlar. Aradan çok geçmeden bu sefer Gizli Kalsın’a gittim. Mekânın sahibi Umut Evirgen çok beyefendi. İşletmeci demeyeceğim, artık Umut ile ağabey kardeş gibi olan Ercan Gümüşkaya her zaman olduğu gibi işin başında. Yaklaşık 4 yıldır Umut’la çalışıyor. Birbirlerini çok iyi tamamlamışlar artık.
 
Grissini’yi kim satın aldı?

NİŞANTAŞI’NIN en güzel yerinde bulunan Grissini Cafe el değiştirdi. Uzun bir süredir hizmet veren ancak umduğunu bulamayan mekân sahipleri devretmeye karar verdiler. Ben de haberi duyar duymaz hemen bir araştırma yaptım. Mekânı Damat&Tween’in patronu Süleyman Orakçıoğlu almış. Süleyman Orakçıoğlu çok çalışkan, iyi bir işadamı. Nasıl oldu da yeme-içme işine girdi diye düşünürken hemen telefon açtım. Öyle sanıldığı gibi değilmiş. Süleyman Orakçıoğlu kendi yarattığı marka olan Damat’ın yeni şubesini Grissini’nin yerine açacakmış. Hemen üst caddede bulunan orta katlı mağazadan çıkıp buraya taşınacaklarmış. Bence çok iyi yapıyor. Damat artık bir dünya markası, en iyi yerde olmak bir vizyon meselesi sonuçta. Çok doğru bir adım atmış Orakçıoğlu. Şubat başında tadilat başlıyor. Zaten uzun süredir görüşmeler yapıldığı için bu süre içinde projeler hazırlanmış. Damat, iki ay içinde yeni yerinde, Nişantaşı’nın tam kalbinde olacak.
 
Beyoğlu’nda içki yasak mı?

YILLARDIR duyduğum ve hep güldüğüm bir dedikodu var: “AK parti içkiyi yasaklıyor. Ak Parti gece hayatını bitirmek istiyor. Ak Parti bu işleri sevmiyor.” Allah aşkına defalarca yazdım, bir kez daha yazıyorum. Yaklaşık 15 yıldır Beyoğlu Belediyesi’ni AK Partili belediye başkanları yönetiyor. Eskiden her yer köhne, harabe vaziyetteydi, arka sokaklardan geçilmiyordu. Şimdi İstanbul’un en pahalı gayrimenkulü Beyoğlu’nda! İzbe yerleri alan, restore edip kullanılır hale getirenler zengin oldu. Bu bir tesadüf değil. Üç dönemdir belediye başkanı olan Ahmet Misbah Demircan’ın büyük emeği var. Tabii ki daha önce bu oluşumları yapan, şimdiye sağlam bir zemin bırakan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ı unutmamak lazım. Kadir Başkan yaşanacak hale getirdi, Ahmet Misbah Demircan Beyoğlu’nu uçurdu gitti. Şimdi “AK Parti içkiyi yasaklıyor” diyen bir zihniyete rakamsal olarak tek tek cevap verebilirim. Asmalımescit esnafı açgözlülüğüyle sokakları kapattı. Belediye bunlara izin vermeyince hemen “İçki yüzünden oldu” dediler. Yok kardeşim içki yüzünden değil, oradaki vurdum duymaz esnafın yüzsüzlüğünden Asmalı o hale geldi. Beyoğlu, İstanbul’un en canlı caddelerinden biri. Milyonlarca insan eğlenmeye buraya geliyor. Her yer pırıl pırıl, her yerde bir aktivite var. Kültür, sanat, konser her şey Beyoğlu’nda. Tüm bunları görmemek için kör olmak gerekiyor. Yeme-içme sektöründe olan arkadaşlarımızın AK Parti belediyesinden şikâyet ettiğini hiç duymadım.