TÜRK TELEVİZYONLARINDA BİR İLK!

Dizi sektöründe bu sezon farklı bir durum yaşandı.

Yüksek reyting alan diziler final kararı aldı. Reyting yarışında zirvede yer alan ‘İçerde’ ve ‘Anne’ dizileri hakkında final kararından vazgeçilmedi.

Milliyet Gazetesi’nden Sinan Biçici’nin, ‘Bu Sezon Finalleri Neden Başka’ başlıklı yazısı şöyle:

“Amerikan dizilerinin sezonu genelde 13 bölüm, Kore dizilerinin çoğunluğu toplam 13-16 olarak tasarlanıyor. Bizdeki reyting sisteminden dolayı dizi tutturmak çok zor olduğundan, proje tutarsa üç sezon yani 100 bölüm hedefleniyor. Uzatmak için de sürekli patinaj yapmak zorunda kalınıyor. Bu sezon farklı bir durum yaşandı. Hâlâ yüksek reyting alan, izlenme potansiyeli taşıyan diziler final kararı aldı. ‘İçerde’ daha başlarken tek sezon olacağı söylendi. Açıkçası bu kadar iyi reyting alan bir diziyi kanal da yapımcı da bitirmek istemez diye düşündüm ama ‘İçerde’ kararını bozmadı.

Dokuz bölümlük bir Japon uyarlaması olan ‘Anne’ sezonun en kaliteli işlerinden biri olarak başladı ve seyirciden de çok ilgi gördü. Orijinal dizinin ilk dört bölümünün hikayesi birinci bölümde kullanılmıştı. O nedenle bir hikaye sıkıntısı çekiliyordu. Hep yüksek reytinglerle devam eden dizinin geçtiğimiz haftaki bölümü gün birincisi oldu. İstense bir hal yolu bulunup önümüzdeki sezon da devam edebilirdi ama final kararından vazgeçmedi.

‘Cesur ve Güzel’ Kıvanç Tatlıtuğ ve Tuba Büyüküstün gibi iki star ismi buluşturdu. Kaliteli bir kadroya sahipti. O da çok farklı yollara sapmadan öngördüğü finale yaklaştı. Önümüzdeki hafta ekrana veda edecek.

Kore uyarlaması olan ‘Hayat Şarkısı’ da ana hikayesinden sapıp bir aile dizisi olarak devam ettirilebilecek potansiyele sahipti. Sadık bir seyirci kitlesi kazanmasına rağmen tadında bırakmayı seçti.

Bir diziyi tasarlamak, hayata geçirmek aylarınızı alıyor. Üstelik 3-4 bölümde yayından kaldırılma riski de var. Buna rağmen tutmuş diziyi bitirme kararı almak, ‘Tadında bırakalım’ demek tebriği hak ediyor. Artık dünyaya açılan sektöre de bu yakışır. Bu projelere emeği geçen ve tadında bırakan herkese teşekkürler…

‘EN BABA’ KARAKTER KİM?

Yarın Babalar Günü. Bu vesileyle sezondaki diziler içerisindeki baba karakterlerine bakayım dedim. En renkli karakteri ‘Hayat Şarkısı’nda Ahmet Mümtaz Taylan’ın canlandırdığı Bayram Cevher. Bir Anadolu köyünden çıkıp, dişiyle tırnağıyla holding sahibi olmuş. Para onu bozmamış, hâlâ yerel özelliklerini taşıyor, köylülüğünden vazgeçmiyor. Zaman zaman karısına karşı romantik hareketlerden de
geri durmuyor. Huysuz, sinirli ama merhametli ve şefkatli. Biraz cimri ama çocukları için her şeyini veren bir adam. Oğulları kendi gibi olsun diye baskı yapsa da, sonunda onların mutluluğu için istediklerini yapmasına ikna oluyor. Hataları yok mu, var. Evliyken başka bir kadınla ilişkisi olmuş ve bu birliktelikten bir kızı var. Yıllar sonra genç bir kız olarak ailenin karşısına çıkıyor. Karısının tepkisine rağmen ikna edip, kızına sahip çıkıyor. Yasak ilişki kurduğu kadının da kendi şirketindeki bir adamla evlenip başka şehre taşınmasına destek oluyor. Bütün hatalarına, dikbaşlılığına, despotluğuna rağmen, sevgi ve şefkatiyle kendini sevdiren, gerçekçi ve yaşayan bir baba karakteri Bayram Cevher.

En zor baba…

Sezonun en zor babası ise ‘Vatanım Sensin’de, Halit Ergenç’in hayat verdiği Albay Cevdet. İki kızı bir oğlu var. Oğlunu bir Yunan köyünde bebek yaşta buluyor ve nüfusuna alıyor. Öz oğlu gibi büyütüyor. Günümüzde bile kız evlatlar ikinci sınıf vatandaş muamelesi görürken Cevdet, kızlarını tapar gibi seviyor. Gizli görev uğruna Yunan ordusunda albaylık görevi yapıyor, her an ölümle burun buruna bir vazifede olmasına rağmen gözü hep çocuklarında. Babalarına hain muamelesi yapmalarına rağmen onlara karşı hep sabırlı. Acısını içine gömüyor. Öz çocuğu gibi büyüttüğü ve kendisine her fırsatta hain muamelesi yapan oğluna karşı en küçük bir kızgınlık göstermiyor. Çocukları için ölümü göze alıyor, üvey oğlu için bile. Onun gerçek ailesiyle buluşabilmesi için de aynı riskten kaçmıyor.

Bayram Cevher’ler, Albay Cevdet’ler ve tüm ‘Süper Baba’lara selam olsun…”